Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Son Yazımı Okudunuz Mu? :)

Evlilik ve Çift Terapisi Nedir?

Selamlar 💐 Korona günlerinde birçok uzmanın kendi alanında çevrimiçi eğitim ve seminerler vermesi evde kalmayı büyük ölçüde kolaylaştırıyor ve hatta keyifli kılıyor. @anpsikoloji aracılığıyla @meltem_sunar hocanın çift terapisi üzerine anlattıkları da çok faydalı oldu. Ayrıca söylemeden geçemeyeceğim, bilgi ve tecrübeye hep çok saygı duyarım fakat bir de güzel tavır, üslup var ki bunlarla birleşince tabiri caizse harikulade oluyor. Meltem hocayı bu anlamda çok sevdim. Kendisine tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Kimler okusun bu gönderiyi? Esasında muhatabı psikoloji alanındaki kişiler olan bu programın notlarını hem meslek arkadaşlarım hem de konuyla ilgili olan herkes okuyabilir. Bazı kısımlar teknik ile ilgili olsa da çoğu kısımdan ilgili herkes yarar görecektir. Son olarak, programa zoom üzerinden telefonum ile katılıp bilgisayarımda da notlarımı yazdım. Konuşmalarla eş zamanlı not aldığım için metinde cümle düşüklükleri vb hatalar olabilir lütfen mazur görün. S...

-'Psikologla Görüşmenin Böyle Olacağını Düşünmemiştim.'

Az önce görüşmemizi gerçekleştirdik ve danışanımı uğurladım. Ardından, şimdi, zihnimde oluşan bir takım şeyleri paylaşmak istedim. Biraz dağınık oldu yazı, öyle aklıma geldiği gibi hızlıca yazdım, affola. • • ‘Bir psikologla görüşmenin böyle olacağını hiç düşünmemiştim.’ ‘Nasıl düşünmüştünüz?’ soruma karşılık ‘Mesela düzenli gidiyorum fizik tedaviye onun gibi bir şeyler düşünüyordum. Yani stabil, belki gergin, görev gibi, iyi hissetmeyeceğim şekilde olabilir.’ Dedi. ‘Bir de özür dileyerek söylüyorum konuşarak nasıl iyi olacağım ki? Zaten etrafla konuşup duruyorum aynı şeyleri senelerdir. Şeklinde bir düşüncem vardı.’ diye ekledi. (Diyalog gerçekliği yansıtmaz, temsil amaçlıdır.) • • Sizler içinden de benzer şekilde düşünen olma olasılığını gözeterek...Sevgili arkadaşlarım, burada bu yazıları okuyan kıymetli insanlar, en başta söylemek istediğim şey, psikoterapi doğal bir süreçtir. Kendinizi olduğunuz gibi, içtenlikte ifade etmeniz tedavinin önemli bir parçasıdır ve haliyle bu şekilde o...

Çocuklarda Bağlanma ve Güven

Merhabalar🍀 Sevgili  @esraesradir  in  @ahenkcocuk  ‘un Ebeveynlik Okulu Programı için yaptığı dersten notlarımı sizlerle paylaşıyorum. Ve bu güzel program için bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum. 🌸 0-2 YAŞ ·          Emekleme ·          İlk Kelimeler ·          Merak-Keşif-Taklit ·          Bireysellik Ve Ayrışmanın İlk Adımları HOŞGELDİN BEBEK ·          Yeni Bir Dünya ·          Cevabını Aradığım Sorular Diyelim ki bir restorana gittiniz yemek yerken çorbanızın içinden istenmeyen bir şey çıktı, ne düşünürsünüz? Şöyle olur muhtemelen, bunu genellersiniz ve o restorana bir daha girmek istemezsiniz. Çocuk için de durum böyledir. Dünyaya ilk geldiği anlarda deneyimlerini geneller. Güven en zemin duyg...

Kritik Grişimler Gerektiren Durumlarda Donakalmak!

Merhabalar, bugün bahsetmek istediğim mesele biraz çok dallı budaklı olmasından mütevellit seri şeklinde paylaşacağım. İlk kısmı bugün, ikinci yarın. Diyeceklerim bitene değin belki 3, belki 4 bile olabilir kim bilir? Fakat söz, fazla uzatıp yormayacağım.😌 • • Sözün özü bu seri, çeşitli durumlar karşısında aktifleşen modlar arasındaki sürtüşme ile alakalı olacak. İçimizdeki kavgaya ve bu kavgadan gürültüden kolunu dahi kaldıramayacak kadar yorgun düşen biz insanoğluna dair... • • Değerli arkadaşlarım, bazı durumlar vardır bilirsiniz ki ivedilikle karar vermemiz, harekete geçmemiz, bir şeyler yapmamız gerekir. Vakit kaybetmenin normal şartlara kıyasla fazlaca tahrip edici olduğu yaşamımızın bir nev-i olağanüstü halleri... Tüm muhtemel kayıplara rağmen bazen öylece donakalırız. Hiçbir şey yapamayız, yapamadığımıza üzülür, sinirlenir fakat yine de yapamayız. Sanki görünmez bir zincir, bir düşman engelliyormuş gibi. İşte bu anlarda kimliğimizin birer parçası haline gelen modların çat...

Aile Olmak ya da Olamamak -İşte Bütün Mesele Bu!-

Bir kaç gündür en iyi tabirle ‘düşünülmeden konuşulmuş’ diyebileceğim açıklamalar duyuyoruz... Yazdıklarımı hikaye kısmında malum video destekleyicileriyle paylaşmak istemiştim fakat sonra farkettim ki A kişisi yahut B kişisinin önemi yok. Bu söylemler bir şekilde iliklerimize kadar işlemiş, öylece de kabul görmüş. Bugün birisi söyler yarın da ötekisi...Değişim başlayalı belki bir yüzyılı geçti fakat şimdilerde gür çıkıyor sesi. Peki neden? Neden sizce tam da bu meseleler daha çok da kadın üzerinden bu denli gündem oluştuyor? Bu suç, pek tabii ‘feministlere’ ya da ‘aile yapısını bozmaya çalışan kıskanç üçüncü güruhlara’ atılabilir. Ama öyle değil, maalesef değil. Mevcut sistemde, dayatılan rollerde BİR SORUN var arkadaşlar. Her geçen gün bunun acı örnekleriyle sızlıyor kalbimiz. Ebeveyn olmaya, çift olmaya dair kritik bir yerlerde yanlışlık var... Ne olur üstünü örtmeye çalışmasak? Ne olur ‘Tamam burda bi sıkıntı var, gün gibi açık.Haydi çözümüne bakalım. ’ diyebilsek? İnanç da kültür ...

Tekrar Güvenli Bağlanma ve Annelik -Ne Yapılmalı?-

Soru cevapta gelen bir soru üzerine hikaye kafi gelmeyince gönderi hazırladım. Konu hassas, biraz uzunca oldu, ilgilenenler için devamı yorumda. :) Haydi buyrun 💜 💜 ‘Tekrar güvenli bağlanma’ için en başından ne yapılması gerekiyorsa onu yapmak uygun olacaktır. Fakat asıl cevaptan önce söylemek istediğim bir kaç şey olacak. :) Çalışan anne olmak bir taraftan işleri zorlaştırıyor gibi görünse de annenin farklı bir sosyal çevreden beslenmesi ona iyi gelir. Aslında kadının ‘anne’ rolününü dışındaki tüm rollerinde (eş, çalışan, arkadaş, hayvansever vs. ) belli bir düzeyde doyum sağlaması anneliğini büyük ölçüde destekleyecektir. Bu yüzden kadınlar, -istediği takdirde-çalışmayı anneliğinin sekteye uğraması, bebeğine ihanet olarak görmemesi önemli. Yalnızca, bunun hem annenin fizyolojisi hem bebeğin dünya ile ilk adaptasyonu açısından doğumdan sonraki 6 aydan itibaren olması tavsiye ediliyor. Bağlanma meselesi ise genel kabul gören haliyle yaşamın ilk 2 yılında gerçekleşir. Fakat bu dönem...

Mizaç Alanları ve Şemalar

Önceki yazılarda şemaların oluşumunu tetikleyen faktörlerden bahsetmiştik, bu noktada kritik önem taşıyan başka bir kavram daha çıkıyor karşımıza: mizaç. İkiz ebeveynlerinin dahi kolayca farkedebileceği gibi her çocuk kendi benzersiz kişilik ve mizaç yapısını sergiler. Çoğunlukla doğuştan geldiği kabul gören, psikoterapi ile bile değiştirilmesi zorlu olan bazı duygusal mizaç alanlarını şu şekilde ifade edebilirim: 1.Gergin - Keyifli 2.Gevşek - Tepkisiz 3.Durgun - Girişken 4.Pasif - Agresif 5.Karamsar - İyimser 6.Takıntılı - Dağınık odak 7.Kaygılı - Dingin Yazdığım yedi alanı bir sayı doğrusunun uçları gibi düşünürsek, bu iki uç arasındaki herhangi noktaların birleşimi kişinin eşsiz mizaç yapısını oluşturacaktır. Daha yaşamın ilk yıllarında davranış ve tepkilerle kendini sergileyen mizaç, kişinin tüm geleceği boyunca etkili olacağı gibi şema oluşumlarında da yoğun etkiye sahiptir. Bir sonraki yazımda aynı yaşam koşullarının farklı mizaç eleklerinden geçerek nasıl da birbiriyle ...